15 Haziran 2010

Do re mi Fa zıl - Harun Yavruoğlu



Tarih: 01.01.2008 Saat: 14:23:31 (1534 okuma)

Dünyaca ünlenmiş Besteci ve piyanist Fazıl Say "İslamcılar güç kazandı, Türkiye'den ayrılabilirim" demesi üzerine başlayan sözlü,yazılı ve hatta çizgili çatışmalar günlerdir devam etmektedir.
Öyle işte her fazıl Şair Necip Fazıl değil ki Allah aşkıyla sanat icra eylesin.
Bu Fazıl da böyle bir fazıl işte.
Fazıl Hüsnü Dağlarca gibi.
İslamiyet’ten korkan ürken bir Fazıl.
Yetenekli, zeki, dahi çocuk, güler yüzlü, cin fikirli,sevecen ve şakacı…
Bir zamanlar Hande Ataizi’nin biricik aşkı ve şimdilerde Japonya’nın çikolata tenli güzeli Tomoko Yamaguçhi ile aşk yaşayan Fazıl.
Entelektüel aydın; düşünecek, gelişmeleri izleyecek ve gerekirse tavır koyacak.
İyi ama bu tavır işlemeyen hukuk adına, cezalandırılmayan suçlular adına, uygulanmayan imar planları gibi hususlar için vs… Yapılsaydı haklı olurdu ama dini değerler gerekçe gösterilerek tepki verilmesi, toplumun dini değerleriyle açıkça ters düşmek anlamına gelmektedir ki, bu haklı bulunamaz adı Fazıl da olsa.
Fazıl Say, İslamiyet güç kazanmışmış ya gidebilirmiş.
Gitmek için çok çirkin bir gerekçe. Talihsiz bir açıklama.
İslamiyet güç kazanmış. Yok, be!
Senin gördüğün İslamlaşma değil, iktidara yaranma yalakalıklarıdır aslında.
O görüntüler bir kıyafetten ibarettir.
Başka bir iktidar döneminde çıkarılıverir o kıyafetler.
Biz buna benzer ne gelişmeler görmüş, yaşamışız.
Bu ülkede önce bürokratlar iktidara yaranmaya başlarlar.
Ona göre bıyıklar kesilir. Ona göre namaza niyaza durulur. Hatta müdür konumundaki şahsın hangi camide cuma namazı kılacağı takip edilir ve derhal o mahalde namazlar eda ediliverilir.
Evet, o senin gördüğün aslında riyakârlıktır Fazıl.
Ama var olan esas problem köylüleşmektir.
Sallabaş hareket etmektir.
Zarafet, incelik, kibarlık kenara itilmiştir bu zamanda.
Bir dönemler papatyalar vardı ya aynı şeydi işte… Geçer bu günler.
Evet, Fazıl Say’ın bu tepkisini de asla haklı bulmamaktayım.
Ne demek Türkiye İslamileşiyor. Türkiye İslam değimliydi yani?
Türkiye AKP ile mi İslamlaşmaktadır yani?
Kaldı ki Fazıl Say Müslüman olmasa dahi İslam’dan rahatsızlık duymamalıdır.
Ancak şu bir gerçek ki bu Fazıl Say önemli bir sanatçımızdır. Türkiye’mizin gururudur. Atatürk’ün övgüsünü kazanan sanatçılar konumundadır. Aksine görüşler; ipe sapa gelmez saldırılardan ibarettir.
Giderse gitsin!
Alsın kızını defolsun!
Yolu açık olsun!
Yok, hayır bize yakışan bu saldırgan tepkiler değildir elbet.
Bu tepkiler öfkeli ve ilkeldir. Mantıkla ilgili değildir.
Fazıl Türk’tür ve bu topraklar onun öz vatanıdır. Onu kovmak kimin haddinedir.
Kaldı ki dünya bu sanatçımıza kucak açmaya hazırdır.
Onun bu topraklardan gitmesi aklı olanlara hüzün verecektir elbet.
Ancak Fazıl Say bu milletin dininden, bu millet de Fazıl’ın fikrinden korkmamalıdır.
Defol Fazıl Say, çok yaşa Seda Sayan yaklaşımları sağduyu sahiplerine yakışmaz.
Başbakan Tayip Erdoğan’ın Fazıl Say için “ O bu ülkenin sanatçısıdır, bu ülkeyi terk etmez” dediği gibi Fazıl Say’ın bu ülkeyi terk etmesinden yana değiliz.

Mücadeleyi gerektirecek haksızlıklar varsa kalması ayrıca zorunludur ve kalacaktır.
Ya da sanatın Vahdettin’i olarak anılacaktır.

(NOT: Yapýlan yorumlardan kiþilerin kendileri sorumludur. Sitede yayýnlanmalarý, onlarý destekliyoruz anlamýna gelmez. Düzeysiz veya konuyla ilgisiz yorumlar yayýnlanmayabilir.)

Yorumlar
Türk Milliyetçilik kim için tehlike? Gönderen: hikmet yılmaz

Tarih: 22.03.2007 00:13:52
Şehir: ankara

Değerli doktorum,
İsabetli bir yaklaşım sergilemektesiniz, kanısındayım. Ançak, sadeleştirerek anlatmaktan uzaklaşmamalı. Yoksa başkalarının karıştırması ve karartmasına katkı olur.
İşaret ettiğiniz üzere, Türkiyede Türk milliyetçiliğini tehlikeli göstermek isteyen gafiller, Türkiyeyi ve milletimizi kendi çıkarları lehine yumuşatmak ve çözmek isteyenlerdir. Türkiyede milliyetçilik duygularının olmamasını ançak ve ançak ABD, AB ve onlarla paralel hedefleri olanlar istemez. Onların istediği Türkiye, "...değneksiz gezmek" için uygun olan bir Türkiyedir. En kötü zamanda bile bu ülkeyi vatan bilenlerin milyonlar olduğunu unutmamaları gerekir. Örnek mi: İşte Çanakkale, yıl 1915. İşte istiklal savaşı, yıl 1919-1923. Çok açık değil mi?

kaleminize güç; selamlar.j

YOK ÖYLE YAĞMA! Gönderen: TURGAY ÇEPNİ
Tarih: 19.03.2007 15:40:39

Şehir: